Günümüzün kıymetli isimlerinden biri olan Yazar Nurdan Damla, Peygamber Efendimiz (SAV)’in aile yaşantısı üzerine konuştu. İslam’da örnek alınabilecek kadın portreleri kimlerdir? İslami evlilikte eşlerin birbirlerine karşı görev ve sorumlulukları dinimizde nasıldır?

Özellikle de muhafazakar kesimde beğenilerek okunan ve büyük bir kitleye hitap eden İslami yazarlardan Nurdan Damla, ‘Peygamber Efendimiz (SAV)’in ışığında İslamiyette tavsiye edilen aile hayatından ve çocuk eğitimi ilişkisinden bahsetti. 

Yasemin.com/ ÖZEL

– İslamiyette duruşuyla olsun yaşantısıyla olsun örnek alınabilecek sahabeler, kadın portreleri nelerdir?

İslamiyette örnek alabileceğimiz kişi dediğimizde akla ilk gelen isim elbette ki Peygamber Efendimiz (SAV) oluyor. Onun akabinde de yakın çevresinde bulunan eşleri, arkadaşları, çocukları, torunları, akrabaları ve sahabeler aklımıza geliyor. Ben bu portreler içerisinde Cennetle müjdelenen dört önemli hanımefendiyi görüyorum. Hadis-i şeriflerde belirtilen bir hadiseye göre, Efendimiz (SAV) eline bir gün bir çubuk alıyor ve bu çubukla yere 4 doğru çiziyor. Sahabe, ‘Nedir bu Ya Resulallah?’ diye sorunca Efendimiz (SAV), bunlar Cennetin dört hanım sultanıdır, buyuruyor. Bu dört kadın ise şu şekilde belirtiliyor; Haticet-ül Kübra, Hz. Meryem, Hz. Fatıma ve Hz. Asiye olarak künyeleriyle anlatılıyor. Birbirinden kıymetli bu dört hanımefendi benim için örnek alınabilecek isimlerden çünkü Efendimiz (SAV)’in hadis-i şerifleriyle sabittir.

– Peygamber Efendimiz (SAV)’in ahlakı üzerine evlilik nasıl olmalıdır? Aile bireylerinin birbirlerine karşı görev ve sorumlulukları nelerdir?

Rabbimiz Sevgili Peygamber Efendimiz için ‘Biz seni güzel ahlak olmak üzere gönderdik’ buyuruyor. Bizlerde O’nun güzel ahlakıyla terbiye olacağız. Peygamber Efendimiz (SAV)’in ahlak güzelliğinin ne kadar ala derecede olduğunu biz her biri değişik kültür ve fıtratta yaptığı 9 evlilikte görebiliriz. Eşleri arasındaki ilişkisi hep çok güzel olmuştur. Hatta Hz. Aişe (r.a) bu konuyla ilgili her birimiz onun yanında kendimizi en özel hissederdik buyurmaktadır. Ne kadar değişik fıtratlarda ne kadar ala ruhlar hissettirebilmiştir. Bu anlamda da baktığımızda Efendimiz ne kadar ince ve yüce ahlakı ile kadın kalbindeki o letafeti yakalamış ve öyle muamele etmiştir.

Hiçbir şekilde gerek ruhsal gerek bedensel şiddet uygulamadan sıkıntıya sokmadan üzmeden eşlerine sevgi dolu davranan Efendimiz (sav)’i ne yazık ki günümüz Müslümanları yeteri kadar modelleyemediği için evlilikte bazı problemler görülmektedir. Yakın çevresini onu birebir modelleyip onu yaşadığı çizgide yürüdükleri için bizler o çizgiyi tam yakalayamadık. Biz onu ne kadar çok seversek, muhabbet edersek aynı zamanda da hareketleriyle hem hal olursak o kadar mesafe katmış oluruz.

– İslami ahlak üzerine yetiştirilmeye çalışılan gençlik için anne ve babalara ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz? Gördüğünüz eksiklikler nelerdir?

Peygamber Efendimiz (SAV)’i ve yakınlarını birebir araştırarak yazdığım kitaplardan Hz. Hatice’nin romanının 6 yılda yaklaşık 200’e yakın kaynak tarayarak hadislerle yazılmış İslam klasiklerinden yola çıktık. Örneğin Hz. Hatice ile ilgili bilinmeyen o kadar çok önemli detay var ki en basitinden 40 yaşına kadar nasıl bir donanım gösterdi ki Efendimiz (SAV)’in eşi olarak mazhar oldu.

Böylesine güzel bir özellik sıradan birine denk gelemez. O dönemlerde Hz. Hatice annemiz okuyan, bilgili ve kültürlü bir hanımefendi idi. Bu da bize gösteriyor ki İslam kadını cahil olmayacak, ilim sahibi olacak. Hz. Hatice aynı zamanda bir iş kadınıydı.

Sosyal hayatında çok aksiyonel hayatında olabildiğinde hanımefendiliğini korumuş ilimle meşgul olmuştu. Okuma yazma bilen son peygamberi görmek için ilahiler besteleyen bir hanımdır Hz. Hatice. 40 yaşına kadar bu denli donanıma sahip olan bir insanın elinin altında o kadar imkan varken o sadeliği, iffetliği ve ilmi tercih etmiştir.

Günümüz gençlerinin en verimli çağlarında ilimle meşgul olmalarını tavsiye ediyorum. Rabb’im ilimden elde etmiş olduğumuz şeye o kadar güzel bir tat vermiş ki eğer ona tutunursak cahiliyetten kurtulmuş oluruz. Hz. Hatice bu noktada bize ve gençlerimize en güzel örnek…

– Çocuklara namazı bıktırmadan nasıl alıştırabiliriz? Çocukların kalplerine Allah- Peygamber sevgisini nasıl ısındırabiliriz?

Günümüzde elinden tablet, telefon düşürmeyen çocuklarımızı her şeyden önce kontrolümüzde tutmalıyız. Ruhi terbiyeyi yuvadayken alan çocuk dışarı etkenlere göz yummaz. Çocuk aileden şefkati, mutluluğu, ruhunun ihtiyaç duyduğu gereksinimleri aileden alırsa zaten köklü yetişmiş olacaktır.

Hz. Aişe (r.a) da tıpkı böyle bir ailede yetişmiş ve aileden sevgi, saygı ve ruhi ihtiyaçlarını tamamlamıştır. Yuvamızda temel disiplin sağlamak için Efendimizi çok güzel modellememiz lazım.

Çocuklar çok küçük yaştan bu durumu göremezlerse bizler onları çikolata çocuğu olarak büyütmeye devam etmiş olacağız tabiri caizse. Ailelerin küçüklükten itibaren ruh disiplinini vermeleri gerekir bu durumda ise namaz imdadımıza yetişiyor. Anne karnından başlayan bir eğitim sürecinde anne adayının namaz vakitleri arasında uyanık olması gerekir, kalbi anlamda haz noktasında olması lazım ki çocuğun ruhu beslenmiş olsun. Anne ve babanın her halinden etkilenen bir varlık olan bebeklikten itibaren eğitim verilmelidir.

Bebekliğinden beri namaz vaktinde uyarılarla, tatlı ninni ve sevgi dolu iletişime geçilebilir. Bu anlamda ise aklıma gelen ilk isim Hz. Fatıma (r.a)’dır. Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’e ninni söylerken bile sürekli bir terbiye süreci var. ‘Babam gibi ol Ey Hasan! diyerek telkinlerde bulunuyor mesela. Biz anne ve babalar el verirsek çocuk doya doya ibadetlere alıştırılmış olacaktır. Bedenlerin yanında ruh eğitiminin de desteklenmesi gerekir.

– Gençlere evliliği nasıl anlatmalıyız?

Gençlerin tercih noktası bu anlamda çok sönüktür. Evlilikler artık ne yazık ki evcilik oldu. Külli manada evliliğin ne demek olduğuna baktığımızda Efendimiz (SAV)’in Hz. Hatice ile olan evlilik tercihinde birbirlerinde güven aramış, doğruluğu nasıldır, yalan söylemiş midir, iffeti sağlam mıdır bunu aramışlar. Kalp ve ruh bu noktada birleşince asıl evlilik ruhu ortaya çıkmış olacaktır zaten.

Gençlere bunu aşılayabilmemiz için sık sık bu konuları gündeme getirmeliyiz, anlattıkça anlatmalıyız. Efendimiz (SAV)’in Hz. Hatice ile olan muhabbeti anlatılmalı, etkileşimi ve paylaşımlarından bahsetmeliyiz. Evliliğin Allah rızası ve güzel bir nesil için olduğunu anlatmalıyız.